Printer-Friendly PDF Version
US Legal (8.5 x 14)
.pdf
Download Adobe Acrobat Reader

 

KIYAMET GÜNÜ!
21 MAYIS 2011

hourglass

Bu insanları öldürmelerine değil, beş ay süreyle işkence etmelerine izin verildi. Yaptıkları işkence, bir akrebin insanı soktuğu zaman verdiği acıya benziyordu. Vahiy 9:5

DÜNYANIN SONU
21 EKİM 2011


Bu risalenin amacı, şimdi dünyada her bir insanı Tanrı’yla barıştırmanın ne kadar acil olduğunu size bildirmektir. Kutsal Kitap Tanrı Sözüdür! Kutsal Kitap’taki her şey Tanrı’nın Kendisinin tüm yetkisini taşımaktadır. Şimdi, bu zamanda, bilgi dosdoğru bir şekilde Kutsal Kitap’tan gelmektedir ki bu da Tanrı’nın Kıyamet Günü ve dünyanın sonuna dair planını açıkça göstermektedir. Kutsal Kitap tarihin zaman çizgisi hakkındaki sırlarını açmıştır. Bu bilgi daha önce bilinmemekteydi çünkü Tanrı Kendi Sözünü kapatmış, dünyanın sonuna dair herhangi bir şekilde bilgi edinme çabalarını engellemiştir. Böyle olduğunu Daniel kitabında okumaktayız:

Daniel 12:9 Şöyle yanıtladı: ‹‹Sen git, Daniel. Bu sözler son gelinceye dek saklanıp mühürlenecek.

Ancak, artık günümüzde, Tanrı zamanın sonu (ve daha başka birçok öğreti) hakkında çok büyük bir hakikati açıklamak üzere Kendi Sözünü (Kutsal Kitabı) açmıştır. Ayrıca, Daniel kitabının aynı bölümünde, şöyle denmektedir:

Daniel 12:4 Ama sen, ey Daniel, son gelinceye dek bu sözleri sakla, kitabı mühürle. Bilgileri artsın diye birçokları oraya buraya gidecek.››

Zamanın sonuna geldiğimiz için Tanrı artık Söz’ünü açıkça meydana koyuyor. Bu nedenle, dünya tarihinin son günlerinde yaşıyor olduğumuz Kutsal Kitabı ciddiyetle çalışanlar için apaçık ortadadır. Aslında, zamanın sonunda yaşadığımız için, Tanrı artık Kendi insanlarına şu bilgiyi göstermektedir:

KUTSAL KİTABIN TARİH TAKVİMİ

Tanrı Kendi insanlarının algılarını Kutsal Kitapta bulunan “Kutsal Kitap takvimi”ne açmış bulunmaktadır. Yaratılış kitabındaki soyağaçları, özellikle 5. ve 11. bölümler, bu dünyada insanlık tarihinin kesin bir takvimi olarak gösterilebilir. Kutsal Kitabın tarih takvimi tamamen kesin ve güvenilirdir.

Bu Kutsal Kitap takvimi Tanrı tarafından Kendi Söz’ünde verildiğinden, ona samimiyetle inanılabilir. Bu kısa risalede, Kutsal Kitap takviminden ve Kutsal Yazılar üzerine yapılan başka çalışmalardan çıkardığımız bazı sonuçları paylaşacağız. Ancak, mevcut olan bilgi miktarı çok fazla ve yoğun olduğundan, bu kısa risalede çok fazla ayrıntıya giremeyeceğiz, ama yine de kesin ve önemli tarihleri belirteceğiz. Bu tarihlere tamamen güvenilebilir çünkü hepsi Kutsal Kitap’ta bulunmaktadırlar. (E-Kutsal Kitap Kardeşliği’nin Aile Radyosu’yla ilişkisi yoktur; ancak, şu adrese yazarak, “Neredeyse Oradayız!” adlı kitabı ücretsiz olarak edinmenizi önemle tavsiye ederiz: Family Stations, Inc., 290 Hegenberger Rd., Oakland, CA 94621. Bu kitap Kıyamet Günü’nün zamanlamasına ve dünyanın sonuna dair çok geniş ayrıntılar vermektedir. Ayrıca, “Neredeyse Oradayız!”ı internet üzerinden okuyabilir veya indirebilirsiniz: www.familyradio.com).

TARİHTE ÖNEMLİ OLAYLARIN ZAMANLARI

İ.Ö. 11.013—Yaratılış. Tanrı dünyayı ve insanı (Âdem’le Havva’yı) yarattı.

İ.Ö. 4990—Nuh’un Tufanı. Dünya çapında gerçekleşen bir tufanla her şey yok oldu. Sadece Nuh, karısı, üç oğlu ve onların eşleri Nuh’un gemisinde kalarak kurtuldular (Yaratılış’tan 6023 yıl sonra).

İ.Ö. 7—İsa Mesih’in doğduğu yıl (Yaratılış’tan 11.006 yıl sonra).

İ.S. 33—İsa Mesih’in çarmıha gerilmesi ve kilise çağının başlangıcı (Yaratılış’tan 11.045 yıl sonra; Nuh’un tufanından 5023 yıl sonra).

İ.S. 1988—Bu yıl kilise çağını sona erdirmiş ve 23 yıllık büyük sıkıntı dönemini başlatmıştır (Yaratılış’tan 13.000 yıl sonra).

İ.S. 1994—7 Eylül’de, büyük sıkıntının ilk 2300 günlük dönemi sona ermiş ve kilise dışındaki çok sayıdaki kişiyi kurtarmak üzere Tanrı’nın planıyla sonraki yağmur başlamıştır (Yaratılış’tan 13.006 yıl sonra).

İ.S. 2011—21 Mayıs’ta, Kıyamet Günü gelecek ve Yükseliş (Tanrı tarafından seçilmiş kişilerin cennete yükselmesi) 23 yıllık büyük sıkıntı döneminin sonunda meydana gelecektir. 21 Ekim’de dünya ateşle yok edilecektir (Nuh’un tufanından 7000 yıl sonra; Yaratılış’tan 13.023 yıl sonra).

BİR GÜN 1000 YIL GİBİDİR

Tanrı’nın çocuğu Kutsal Kitap’tan Yaratılış 7’nin iki anlama geldiğini öğrenmiştir:

Yaratılış 7:4 Çünkü yedi gün sonra yeryüzüne kırk gün kırk gece yağmur yağdıracağım. Yarattığım her canlıyı yeryüzünden silip atacağım.

Tarihsel olarak, Tanrı bu kelimeleri buyurduğunda, Nuh, ailesi ve hayvanların güvenle geminin içine girmeleri için yedi gün kalmıştı; ama manevi olarak (ve Kutsal Kitap da manevi bir kitaptır), Tanrı dünyadaki bütün insanlara sesleniyor ve günahkâr insanlığın İsa Mesih tarafından vaat edilen kurtuluşa erişebilmek için 7000 sene beklemeleri gerektiğini bildiriyordu. Bunu nasıl bilebiliriz? Bunu 2. Petrus, üçüncü bölümde okuduklarımıza dayanarak biliyoruz:

2. Petrus 3:6-8 O zamanki dünya yine suyla, tufanla mahvolmuştu. Şimdiki yer ve gökler ise ateşe verilmek üzere aynı sözle saklanıyor, tanrısız kişilerin yargılanarak mahvolacağı güne dek korunuyorlar. Sevgili kardeşlerim, şunu unutmayın ki, Rab'bin gözünde bir gün bin yıl ve bin yıl bir gün gibidir.

2. Petrus’un üçüncü bölümünde anlatılanlar çok önemlidir! İlk satırlarda, Tanrı Nuh’un zamanında dünyanın tufan ile yok edilmesine gönderme yapmaktadır. Sonra, bir şeye, yani bir gün bin yıl ve bin yıl bir gün gibi olmasına, “cahil” kalmamamıza dair bir ihtarda bulunmaktadır. Bu bilgiyi hemen takiben, şimdiki dünyanın ateşle nasıl yok olacağı etkileyici bir şekilde anlatılmıştır.

Tanrı bize bir günü bin günle benzeştirmekle acaba ne söylüyor olabilir?

Kutsal Kitabın sayfalarında tarih takvimini yakın zamanda keşfettiğimiz için, Nuh’un zamanındaki tufanın İ.Ö. 4990 yılında gerçekleştiğini öğrendik. Bu tarih tamamen kesindir (tarihin Kutsal Kitap zaman çizelgesi üzerine daha fazla bilgi için lütfen www.familyradio.com’a gidiniz). Tanrı Nuh’a dünyanın sel altında kalmasına 7 gün kaldığını açıkladığı yıl İ.Ö. 4990’dı. Şimdi, eğer o 7 günün her birini 1000 yıl olarak sayarsak, 7000 yıl elde ederiz. Ve İ.Ö. 4990’a 7000 yılı eklersek, elimize geçen yılın 2011 olduğunu görmekteyiz.

   4990 + 2011 = 7001

Not: Eski Ahit’ten Yeni Ahit’e doğru bir sayımda, muhakkak bir yıl çıkarınız çünkü sıfır sayılı bir yıl bulunmamaktadır, bu da tam olarak:

   4990 + 2011 – 1 = 7000 yıl yapar.

İ.S. 2011 yılı Nuh’un zamanındaki tufanın gerçekleşmesinin 7000. yılıdır. Bu, insanlığa Tanrı’nın gözünde lütuf kazanmak için verilen zamanın sonu olacaktır. Bu da İsa Mesih’e sığınmak için kalan zamanın iyice azaldığı anlamına gelmektedir. İ.S. 2011 yılına birkaç adım uzakta bulunmaktayız!

Tanrı’nın insanlarına dünyanın sonunun tarihinin verilmiş olması tuhaf değildir. Aslında, Kutsal Kitap bize bunun doğal bir durum olduğunu bildirmektedir. Geçmiş zamanlarda, Tanrı Kendi insanlarına yaklaşan karar dönemlerine dair uyarıda bulunmuştur:

Amos 3:7 Gerçek şu ki, Egemen RAB kulu peygamberlere Sırrını açmadıkça bir şey yapmaz.

İbraniler 11:7 İman sayesinde Nuh, henüz olmamış olaylarla ilgili olarak Tanrı tarafından uyarılınca, Tanrı korkusuyla ev halkının kurtuluşu için bir gemi yaptı. Bununla dünyayı yargıladı ve imana dayanan doğruluğun mirasçısı oldu.

KIYAMET GÜNÜ: 21 MAYIS 2011

2011 yılının tufandan beri 7000. yıl olduğunu biliyoruz. Ayrıca tanrı’nın bu yılda her şeyi yok ettiğini de biliyoruz. Peki, 2011’de de böyle mi olacaktır?

Cevap çok şaşırtıcıdır. Yaratılış kitabındaki tufan bahsine tekrar bir bakalım:

Yaratılış 7:11 Nuh altı yüz yaşındayken, o yılın ikinci ayının on yedinci günü enginlerin bütün kaynakları fışkırdı, göklerin kapakları açıldı.

Sözüne sadık olarak, Tanrı 600. yıldan 7 gün sonra, ikinci ayın 17. gününde Nuh’un yaşına denk düşecek şekilde tufana meydan verdi. İşte bu ikinci aynı 17. gününde Tanrı, içindekilerin güvenliğini sağlayarak ve gemini dışındaki dünyadaki herkesin kaderini mühürleyerek geminin kapısını kapattı. Artık onların hepsi bu dünya çapındaki felakette kesinlikle yok olacaklardı.

Yaratılış 7:16,17 Gemiye giren hayvanlar Tanrının Nuha buyurduğu gibi erkek ve dişiydi. RAB Nuhun ardından kapıyı kapadı. Tufan kırk gün sürdü. Çoğalan sular gemiyi yerden yukarı kaldırdı.

Daha önce kilise çağının İ.S. 1988 yılında sona erdiğinden bahsetmiştik. Kilise çağı İ.S. 33 yılında Pentecost gününde (22 Mayıs) başlamıştı. 1955 yıl sonra, kilise çağı 21 Mayıs’ta sona erdi ki bu tarih 1988’de Pentecost’tan bir önceki gündü.

Kutsal Kitap kilise çapının büyük sıkıntının başlangıcıyla aynı zamanda gerçekleşeceğini bildirmiştir:

Matta 24:21 Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.

21 Mayıs 1988’de Tanrı kiliselerin ve dünyadaki dinsel örgütlerin kullanılmasına son vermiştir. Tanrı’nın Ruh’u bütün kiliselerden ve Şeytan’dan, günahkâr insandan ayrılmış ve tam bu zamanda yönetmek üzere kiliselere girmiştir. Kutsal Kitap bize kiliseler üzerindeki bu felaket karar döneminin 23 yıl süreceğini bildirmiştir. 23 yıl (tam olarak 8400 gün) 21 Mayıs 1988’den 21 Mayıs 2011’e kadardır. Bu bilgiye, tufandan 7000 yıl sonrasına dair olan bilgiden tamamen ayrı olarak ulaşılmıştır. Bu nedenle, 23 yıllık sıkıntı döneminin 21 Mayıs 2011’de sonuçlanacağını görmekteyiz. Bu tarik, büyük sıkıntının tam olarak sona ereceği kesin tarihtir, ve bu tarih ayrıca Nuh’un zamanından bu yana geçen 7000 yılın sona ereceği en olası gündür.

Tanrı’nın Nuh’un takvimine göre ikinci ayın 17. gününde geminin kapılarını kapattığını aklınızda tutunuz. Ayrıca, 21 Mayıs 2011’in büyük sıkıntı döneminin sonu olduğunu bulmaktayız. Nuh’un takviminin ikinci ayının 17. günüyle Gregoryen takvimimizin 21 Mayıs 2011’i arasında çok kuvvetli bir ilişki bulunmaktadır. Göz önünde tutulması gerekn başka bir takvim olduğunu fark etmden bu ilişkiyi görmek kolay değildir, bu takvim İbrani (veya Kutsal Kitabın) takvimidir. 21 Mayıs 2011, İbrani takvimine göre ikinci ayın 17. gününe tekabül etmektedir. Tanrı, bununla, tufandan sonraki 7000 yıllık süreye dair çok doğru bir anlayışa sahip olduğumuzu tasdik etmektedir. 21 Mayıs 2011 Tanrı Nuh’un gemisinin kapısını kapattığı zamana denk bir zamandır. Bununla ve diğer Kutsal Kitap bilgileriyle, 21 Mayıs 2011’in Tanrı’nın Kendi seçilmiş insanlarını cennete götüreceği gün olduğunu bulmuş oluyoruz. 21 Mayıs 2011 Kıyamet Günü olacaktır! Ve Tanrı’nın dünyadaki kurtuluş kapılarını kapattığı gün olacaktır.

Başka bir deyişle, Nuh’un takviminin ikinci ayının 17. gününe denk gelecek bir şekilde büyük sıkıntı dönemini sonlandırmakla, Tanrı bize şüphesiz cennete giriş kapısını ebediyen kapatmaya niyetli olduğu günün bu gün olduğuna onay vermektedir:

Yuhanna 10:9 Kapı Benim. Bir kimse benim aracılığımla içeri girerse kurtulur. Girer, çıkar ve otlak bulur.

Kutsal Kitap, cennete girmenin tek yolunun Mesih olduğunda çok açıktır. Muhteşem cennet krallığına girmenin tek kapısı O’dur:

Elçilerin İşleri 4:12 Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Bu göğün altında insanlara bağışlanmış, bizi kurtarabilecek başka hiçbir ad yoktur.

Kıyamet Günü’nde Kapı (İsa) bir kere kapandığında, artık dünyada kurtuluş olasılığı kalmaz:

Vahiy 3:7 …Kutsal ve gerçek olan, Davutun anahtarına sahip olan, açtığını kimsenin kapayamadığı, kapadığını kimsenin açamadığı kişi…

Kutsal Kitap bize 21 Mayıs 2011’de, sadece Tanrı’nın kurtuluş bahşedilmek üzere seçtiği gerçek inananların havada Rab’le karşılaşmak ve ebediyen Rab’le birlikte olmak üzere bu dünyadan alınıp Yükselişe geçeceklerini (yukarıya alınacaklarını) bildirmektedir:

1. Selanikliler 4:16,17 Rabbin kendisi, bir emir çağrısıyla, başmeleğin seslenmesiyle, Tanrının borazanıyla gökten inecek. Önce Mesihe ait ölüler dirilecek. Sonra biz yaşamakta olanlar, hayatta olanlar, onlarla birlikte Rabbi havada karşılamak üzere bulutlar içinde alınıp götürüleceğiz. Böylece sonsuza dek Rable birlikte olacağız.

İnsanlığın geriye kalanları (milyarlarca insan) Tanrı’nın korkunç hesap gününü, yani 5 ay sürecek felaket bir azap dönemini dünyada çekmek üzere arkada bırakılacaklardır:

Revelation 9:3-5 Dumanın içinden yeryüzüne çekirgeler yağdı. Bunlara yeryüzündeki akreplerin gücüne benzer bir güç verilmişti. Çekirgelere yeryüzündeki otlara, herhangi bir bitki ya da ağaca değil de, yalnız alınlarında Tanrının mührü bulunmayan insanlara zarar vermeleri söylendi. Bu insanları öldürmelerine değil, beş ay süreyle işkence etmelerine izin verildi. Yaptıkları işkence akrebin insanı soktuğu zaman verdiği acıya benziyordu.

DÜNYANIN SONU: 21 EKİM 2011

Tanrı lütfu ve muazzam merhametiyle, yapmak üzere olduğu şeye dair önceden uyarıda bulunmaktadır. Kıyamet Günü’nde, yani 21 Mayıs 2011’de dünyada yaşayan herkes için 5 ay sürecek korkunç bir azap başlayacaktır. 21 Mayıs’ta Tanrı ölmüş olan bütün ölüleri mezarlarından kaldıracaktır. Artık dünya ölülerini gizleyemediğinden, bütün dünyayı depremler tahrip edecektir. (Yeşeya 26:21). Kurtarılmış olarak ölen insanlar bedenlerinin dirilmesini deneyimleyecekler ve hemen Rab’le birlikte olmak üzere bu dünyayı terk edeceklerdir. Kurtarılmamış olarak ölenler de diriltileceklerdir, ancak cansız vücutlarını bütün dünyanın üstünde saçılmış bir halde bulacaklardır. Ölüm her yerde olacaktır.

Rab ayrıca bu korkunç 5 aylık yıkım dönemini Yaratılış’ın 7. bölümünün son satırında vurgulamaktadır:

Yaratılış 7:24 Sular yüz elli gün boyunca yeryüzünü kapladı.

21 Mayıs 2011’in beş ay sonrası 21 Ekim 2011 olacaktır. 21 Ekim 2011 aynı zamanda Kutsal Kitap’taki Tapınaklar Bayramı’nın (Ürün Devşirme Bayramı’yla aynı anda gerçekleştirilir) son günüdür. Tapınaklar Bayramı İbrani takviminin 7. ayında kutlanılır. Tanrı’nın Kutsal Kitap’ta bu bayramdan söz edişi oldukça önemlidir:

Mısırdan Çıkış 23:16Yılsonunda tarladan ürünlerinizi topladığınızda Ürün Devşirme Bayramını kutlayacaksınız.

Mısırdan Çıkış 34:22 İlk buğday biçiminde Haftalar Bayramı, yılsonunda da Ürün Devşirme Bayramı yapacaksınız.

Tapınaklar / Ürün Devşirme Bayramı, İbranilerin yedinci ayında yapılıyor olmasına rağmen “yılsonunda” olduğu söylenmektedir, yani İbranilerin yedinci ayı aslında yılsonu değildir. Bunun sebebi bu bayramın manevi tamamlanması dünyanın sonu olacaktır. 21 Ekim 2011 tarihi Tapınaklar Bayramı’nın son günü olacaktır ve aynı zamanda da dünyanın varlığının sonu olacaktır. Kutsal Kitap, 21 Ekim 2011’de olacakları şu şekilde anlatmıştır:

2. Petrus 3:10 Ama Rabbin günü hırsız gibi gelecek. O gün gökler büyük bir gürültüyle ortadan kalkacak, maddesel öğeler yanarak yok olacak, yer ve yeryüzünde yapılmış olan her şey yanıp tükenecek.

Bütün dünya ve kâinatla beraber, Tanrı’ya karşı günah işlemiş olanlar ve geride bırakılanlar aynı şekilde bu ateşle yanacaklar ve ebediyen yok edileceklerdir:

2. Selanikliler 1:8,9 Bütün bunlar Rab İsa alev alev yanan ateş içinde güçlü melekleriyle gökten gelip göründüğü zaman olacak. Rabbimiz İsa, Tanrıyı tanımayanları ve kendisiyle ilgili Müjdeye uymayanları cezalandıracak. Böyleleri Rabbin varlığından ve yüce gücünden uzak kalarak sonsuza dek mahvolma cezasına çarptırılacaklar.

21 Ekim 2011’de, Tanrı bu yaratımı tümüyle yok edecektir ve İsa Mesih’in kurtuluşunu hiç deneyimlememiş olanlar ütün insanları da beraberinde yok edecektir. Tanrı’ya karşı isyanlarının korkunç ödemesi ebedi hayatı tamamen kaybetmek olarak tamamlanacaktır. 21 Ekim 2011’de, bütün bu zavallı insanlar o andan itibaren artık var olmayacaklardır. Tanrı’nın suretinde yaratılmış o asil insanın tıpkı bir hayvan gibi ölecek ve sonsuza dek yok olacak olması ne acı:

Mezmurlar 49:12 Bütün gösterişine karşın geçicidir insan, Ölüp giden hayvanlar gibi.

Daha paylaşacak çok şey var. Ama lütfen, sevgili ruh, kurtulış zamanının yakında biteceği uyarısını duy! Tanrı tufandan sonra dünyaya 7000 yıl vermiştir ve 21 Mayıs 2011’e sadece az sayıda gün kalmıştır. Biz farkına varmadan, hiç zaman kalmayacaktır. Kum saatimizde kalan azıcık kum tamamen dökülecek ve sonsuza kadar yok olacaktır. Her ne kadar az vakit kalmış olsa da, bugün herkes için hala harika bir umut bulunmaktadır:

2. Korintliler 6:2 Çünkü Tanrı diyor ki, ‹‹Uygun zamanda seni duydum, Kurtuluş günü sana yardım ettim.››

Tanrı’nın birisini kurtarması pek zamanına mal olmaz. Günahkâr bir hayatın son saatlerinde, çarmıha gerilmiş hırsız Mesih tarafından kurtarılmıştır:

Luka 23:42,43 Sonra, ‹‹Ey İsa, kendi egemenliğine girdiğinde beni an›› dedi. İsa ona, ‹‹Sana doğrusunu söyleyeyim, sen bugün benimle birlikte cennette olacaksın›› dedi.

Duamız bu risaleyi size önerdiğimiz gerçek ilgiyle okuyacak olmanızdır. Bu risaleyi okurken, lütfen Kutsal Kitap’tan alıntıladığımız satırlara dikkat ediniz, çünkü onlar Tanrı Sözleridir ve bu şekilde, mutlak güce ve yetkiye sahiptirler. Kurtuluş için tek umudumuz Tanrı Sözlerini okumaktır. Cennetin kapısı (Mesih) şimdi açıktır. Tanrı dünyanın her tarafında çok büyük sayıda insanı kiliselerden ve dinsel cemaatlerden şimdi kurtarmaktadır:

Vahiy 7:9,13,14 Bundan sonra gördüm ki, her ulustan, her oymaktan, her halktan, her dilden oluşan, kimsenin sayamayacağı kadar büyük bir kalabalık tahtın ve Kuzunun önünde duruyordu… ‹‹Beyaz kaftan giymiş olan bu kişiler kim, nereden geldiler?››, ‹‹Sen bunu biliyorsun, efendim›› dedim. Bana dedi ki, ‹‹Bunlar o büyük sıkıntıdan geçip gelenlerdir. Kaftanlarını Kuzunun kanıyla yıkamış, bembeyaz etmişlerdir.

Tanrı, başka hiçbir şekilde değil, sadece Tanrı Sözünü duymakla kurtarır:

Romalılar 10:17 Demek ki iman, haberi duymakla, duymak da Mesihle ilgili sözün yayılmasıyla olur.

Kutsal Kitabı bütün ailenizle (özellikle çocuklarınızla) okuyunuz ve okurken merhamet görmek için dua ediniz. Kutsal Kitabın merhametli ve bağışlayıcı Tanrı’sına dua ediniz ki sizi yaklaşan felaketten kurtarsın. Tanrı’nın muazzam şefkatini Yunus kitabından biraz biliyoruz. Tanrı Ninova şehrinin insanlarına da kentlerinin yıkılacağına dair daha önceden uyarıda bulunmuştur:

Yunus 3:4-9 Yunus kente girip dolaşmaya başladı. Bir gün geçince, ‹‹Kırk gün sonra Ninova yıkılacak!›› diye ilan etti. Ninova halkı Tanrıya inandı. Oruç ilan ederek büyüğünden küçüğüne hepsi çula sarındı. Ninova Kralı olanları duyunca, tahtından kalkıp kaftanını çıkardı; çula sarınarak küle oturdu. Ardından Ninovada şu buyruğu yayımladı: ‹‹Kral ve soyluların buyruğudur: Hiçbir insan ya da hayvan -ister sığır, ister davar olsun- ağzına bir şey koymayacak, otlamayacak, içmeyecek. Bütün insanlar ve hayvanlar çula sarınsın. Herkes var gücüyle Tanrıya yakararak kötü yoldan, zorbalıktan vazgeçsin. Belki o zaman Tanrı fikrini değiştirip bize acır, kızgın öfkesinden döner de yok olmayız.››

Tanrı Ninova’lıları yok etmemiştir. Her ne kadar Tanrı’nın 2011 yılında dünyayı yok etme Niyeti’ni gerçekleştirmeyeceğinin olasılığı yoksa da, Ninova’lılara olan Davranışı’ndan Tanrı’nın ne kadar yumuşak kalpli ve merhamet dolu olduğunu bilmekteyiz. Bu, her birimizi Tanrı’ya gitmeye ve O’nun sonsuz merhametine sığınmaya teşvik etmelidir.

Mezmurlar 86:15,16 Oysa sen, ya Rab, Sevecen, lütfeden, tez öfkelenmeyen, Sevgisi ve sadakati bol bir Tanrısın. Yönel bana, acı halime, Kuluna kendi gücünü ver, Kurtar hizmetçinin oğlunu.

 

Daha fazla bilgi için şu siteyi ziyaret ediniz:

www.ebiblefellowship.com

Website’mizin “İnternet Yayınları” alanından canlı olarak dinleyebilirsiniz veya Bedava Paltalk bilgilerini takip ediniz.

Vergi vermeden şu numarayı da (sadece ABD içinde) arayabilirsiniz: 1-877-897-6222.

Bu adresten bize mesaj bırakabilir, soru sorabilir veya yorumda bulunabilirsiniz:

www.ebiblefellowship.com/contactus .

Veya adresimize yazınız:

EBible Fellowship, P.O. Box 1393, Sharon Hill, PA 19079 USA

May21_2009.08.10-TR